AGUNews

Mayıs 2025, Sayı 92

Basın-Yayın Ekibimizden Mehmet Şimşek’le Kariyeri ve AGÜ Hakkında Konuştuk

Fevzi Can Gürüz Mayıs 2025, Sayı 92 31
Basın-Yayın Ekibimizden Mehmet Şimşek’le Kariyeri ve AGÜ Hakkında Konuştuk

AGÜ News’ün bu ayki sayısının konuğu, üniversitemizin Basın-Yayın biriminde çalışan Mehmet Şimşek. Merhaba Mehmet Bey, öncelikle AGÜ News ailesi olarak bize değerli vaktinizi ayırdığınız için çok teşekkür ederim. Klasik giriş sorumuzla başlamak isterim: Mehmet Şimşek kimdir?

Kayseriliyim. Lisans eğitimimin sonuna kadar da Kayseri’de yaşadım. Erciyes Üniversitesi İletişim Fakültesi’nden mezun olduktan sonra daha geniş iş imkânları bulabileceğimden dolayı önce Ankara, sonrasında İstanbul tecrübelerim oldu. Ankara’da ve İstanbul’da basın-yayın sektörünün ulusal ve uluslararası önemli kuruluşlarında kameraman olarak çalıştım. Dönemin en popüler televizyon programlarında görev aldım. Daha sonra AGÜ’ye geldim. AGÜ’de çalışmaya başlamam da biraz rastlantısal oldu diyebilirim. Bir gün Sivasspor-Fenerbahçe karşılaşmasının çekimlerini yaparken devre arasında bir telefon ısrarla çaldı. Açmıyordum, fakat ısrarlı aramalar devam edince açmak durumunda kaldım. İletişim Fakültesi’nden hocalarım, daha önce burada da çalışanlardan numaramı almışlar. AGÜ’de çalışıp çalışamayacağımı sordular. Benim de Kayseri’de çalışma isteğim vardı. Bu sebeple 2012 yılında AGÜ’de Basın-Yayın biriminde çalışmaya başladım. Yaklaşık bir buçuk sene çalıştıktan sonra KPSS ile Ankara’da Sosyal Güvenlik Kurumu’na geçtim. Orada da basın müşavirliğinde çalıştım. 2015 yılında AGÜ’ye geri döndüm. O zamandan bu zamana kadar da üniversitemizde çalışmaktayım.

Siz anlatırken şunu merak ettim Mehmet Bey. Ankara’da ve İstanbul’da sektörün öncü kuruluşlarında, önemli programlarda görev aldınız ve çalıştınız. Tekrar Kayseri’ye dönmenizdeki motivasyonunuz neydi acaba?

Tabii bunda biraz ailesel faktörler de önemli ama şunu söyleyebilirim: Özel sektörde kariyerim açısından gelebileceğim en yüksek noktaya gelmiş olduğumu düşünüyorum. Dünya Kupası maçları, dönemin en önemli televizyon programları, Formula 1 organizasyonu, güzellik yarışmaları, Olimpiyatlar… Kameraman olarak gelebileceğim en ileri noktaya gelmiştim. Daha sakin bir şekilde yaşamayı düşünüyordum. Memurluğa geçmek istedim ve bu şekilde AGÜ’de kariyerimi devam ettiriyorum diyebilirim.

Peki, 2012 yılında AGÜ’de çalışmaya başladıktan sonra bir süre Ankara deneyiminiz oldu. 2015 yılında tekrar geri döndünüz. Bu süreç nasıl gelişti?

2012 yılında üniversitemizde çalışmaya başladığımda sözleşmeli olarak çalışıyordum. KPSS ile Ankara’yı kazanınca oraya geçtim. Daha sonrasında AGÜ’de memur olarak çalışma fırsatı bulunca da AGÜ’ye geri döndüm diyebilirim.

Peki, üniversitemizdeki görevinizi sorsam, Mehmet Şimşek AGÜ’de ne yapıyor?

Üniversitemizde tekniker olarak görev yapmaktayım. Bu görev kapsamında üniversitemizin video-kamera ve fotoğraf işlerini, video düzenleme işlerini yapmaktayım.

Sizin için üniversitemizin gözü desek yanlış olmaz o zaman, değil mi?

Tabii hocam. Gözü, arşivi... Ne demek isterseniz. Üniversitemizin ilk videolarından son videolarına kadar hemen hemen her videoda varım diyebilirim.

Tam bu noktada şunu sormak istiyorum. Fotoğraf makinesinin ve kameranın arkasında olan birisi olarak uzun yıllar boyunca bizleri, öğrencilerimizi, etkinliklerimizi fotoğrafladınız ve videoya çektiniz. Kameranın arkasından bakınca AGÜ’de çalışmak nasıl bir duygu? Üniversitemizde çalışmaktan memnun musunuz?

Genel olarak memnunum. Özellikle farklı kurumlarda çalışanlar benim demek istediğimi daha iyi anlayacaklardır. Başka kurumlarda çalışıp AGÜ’ye gelince üniversitemizin farkını çok net görebiliyorsunuz. Burada bürokrasi daha az. Hocalarımızla, idari personelimizle ve öğrencilerimizle iletişimimiz çok daha kolay ve samimi. Burası bir aile ortamı gibi. Aynı zamanda üniversitemizin ortaya koyduğu vizyon, üçüncü nesil üniversite olması, uluslararasılaşma hedefi, tamamen İngilizce eğitim vermesi gibi nedenler AGÜ’yü diğer kurumlardan ayrı bir yerde tutuyor. Onun için üniversitemizde çalışmak, diğer kurumlarda çalışmaktan çok daha keyifli.

Peki, biriminizde çalışmaktan memnun musunuz? Basın-Yayın birimindeki çalışma ortamınız için ne söylersiniz?

Birimimizdeki en eski personellerden biriyim. Daha sonra aramıza katılan arkadaşlarımızla bir çekirdek kadro oluştu burada. Aramıza katılanlar, aramızdan ayrılanlar olsa da çoğu arkadaşımla uzun yıllardır birlikte çalışıyoruz. Hepsi de işinde uzmanlaşmış kişiler diyebilirim. Bu çok önemli çünkü birimimiz icracı bir birim. Bulunduğumuz pozisyonlarda belli bir niteliğin olması gerekiyor. Arkadaşlarımızın hepsi de kendi işlerinde uzman. Sektörü bilen, tanıyan, tecrübe edinmiş kişiler. İş bölümlerimiz farklı olsa da birbirimize çok şey kattığımızı düşünüyorum. Örneğin ben görsel bir iş üzerinde çalışırken, grafiker arkadaşıma danışıp onun bilgi ve becerisinden yararlanabiliyorum. Müdürümüz sektörde deneyimli. O da pek çok konuda bize yol gösteriyor, fikir veriyor, bizlerin de fikirlerini alıyor. O yüzden birimimizde işler özverili bir şekilde yürütülürken, bir arada uyumlu bir şekilde çalışıyoruz diyebilirim.

Ne güzel. Gerçekten de ben de kendi adıma basın-yayın birimimizle sıklıkla çalışan birisi olarak, birim çalışanlarımızın emeklerine sağlık; müdürümüz başta olmak üzere her bir çalışanına selamlarımızı iletmek isterim. Peki Mehmet Bey, iş hayatınız dışında, boş zamanlarınızda neler yaparsınız? Hobileriniz nelerdir?

Burada belki farklı bir cevap olabilir ama aslında bu soruya başkalarının verdiği cevaplar benim işim. Mesela çoğu kişinin fotoğrafçılık hobisi olabiliyor ama bu benim işimin bir parçası. İş hayatı dışında da fotoğrafçılık ve video çekimi ile ilgileniyorum tabii ama işim olduğu için biraz daha az yer kaplıyor diyebilirim. Bir plak koleksiyonum var. Plakları severim. Bu benim için bir tutku. Boş zamanlarımda sinema, film izleme gibi klasik hobilerim de var.

Peki, Kayserilisiniz. Kayseri’de doğup büyüdünüz. Fakat işiniz gereği İstanbul ve Ankara gibi ülkemizin en büyük şehirlerinde yaşadınız. Tekrar Kayseri’ye geri döndünüz. Size göre Kayseri’de yaşamak nasıl?

İstanbul ve Ankara’da yaşadıktan sonra, Kayseri’de yaşayanlar beni anlayacaklardır. Buraya geldiğiniz zaman hızınız, telaşınız kesiliyor diyebilirim. Özellikle İstanbul’da hayat çok hızlı akıyor. Yaşarken farkına varmıyorsunuz ama sürekli bir yerlere yetişmeye çalışıyorsunuz. Sürekli bir trafikle mücadele ediyorsunuz. Kayseri’nin ulaşım ve şehir planlaması yönünden çok avantajlı bir şehir olduğunu düşünüyorum. Şehrin bir ucundan diğer ucuna kolaylıkla, kısa sürede ulaşabiliyorsunuz. Zaman insan hayatı için çok önemli. Bu noktada zamanı iyi değerlendirmek açısından Kayseri çok avantajlı. Sosyal ve kültürel yaşam konusunda elbette İstanbul ve Ankara ile kıyaslamak doğru olmaz ama bu açıdan da son yıllarda şehrimizde önemli gelişmeler olmakta. Daha da iyi olacaktır. Kayseri’de yaşamaktan dolayı memnunum.

Son olarak okurlarımıza ve öğrencilerimize bizler aracılığıyla iletmek istediğiniz mesajınız var mıdır acaba?

Üniversitemiz hem Kayseri’de hem de ülkemizde farklı bir yerde konumlanıyor. Gerek kampüsümüz gerekse işleyen düzen ve çalışma ortamımız, diğer kurumlardan çok daha farklı ve özel. Öğrencilerimiz de diğer üniversitelerdeki olanak ve fırsatlarla, kendi sahip oldukları olanak ve fırsatları karşılaştırdıklarında AGÜ’nün farkını göreceklerdir. AGÜ’nün tadını çıkarmalarını tavsiye edebilirim. Burada 4-5 yıllık bir süreç geçiriyorlar. Belki de hayatlarının en güzel dönemlerini yaşıyorlar. Bu anların tadını çıkarsınlar. Personelimiz için de iyi bir çalışma ortamında çalıştıklarını düşünüyorum. Onlar da bu çalışma ortamının keyfini çıkarsınlar. Dileğim bu yönde.

Mehmet Bey, AGÜ News ailesi adına değerli vaktinizi bizlere ayırdığınız için çok teşekkür ederiz. Çalışmalarınızda kolaylıklar diliyorum.